Mayıs 1979'da Hamburg ANS üyeleri Lutz Wegener ve Michael Kühnen ile dört başka kişi hakkında Celle Yüksek Eyalet Mahkemesinde dava açıldı. "Wehrwolf Grubu", 1977 ve 1978 yıllarında Hamburg yakınlarındaki Wentorf'ta bir kışlaya, Kölnlü bir müteahhide, Hamburger Sparkasse bankası şubesine ve Bergen-Hohne'deki NATO tatbikat alanındaki bir askeri kampa saldırı düzenlemiş ve Hamburg yakınlarındaki Reinbek'te bir Bundeswehr (Federal Almanya Ordusu) deposuna soygun için girmişti. Grup, yeraltı savaşı için para ve silah çaldı.

Lutz Wegener, Bundeswehr'de (Federal Almanya Ordusu) görevden uzaklaştırılmış bir astsubay olan Schwarzenbekli Lothar Schulte ile birlikte "Wehrwolf Grubu"nu kurdu. Kühnen'in aksine, her ikisi de grubun tüm saldırında ve soygunlarında aktif olarak yer aldılar. Schulte, mahkeme tarafından grubun "lideri" olarak görüldü. Schulte, 2016 yılında mültecilere karşı kışkırtma suçundan yine hüküm yedi.

Neonaziler “Bückeburg davası“nda ilk kez terör örgütü kurma suçundan yargılandılar. Güvenlik nedeniyle yargılama Bückeburg Cezaevi içinde kurulan mahkemede görüldü. Mahkeme, 13 Eylül 1979 tarihindeki kararında, sanıkları 4 ila 11 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırdı.

Schleswig-Holstein'dan "Wiking Gençliği"nin "Bölge Lideri" Uwe Rohwer, daha sonra uzun süre NPD güvenlikçilerinin yöneticiliği yapan vekili Manfred Börm, ve Hamburglu Klaus Dieter Puls da yargılandı. Rohwer ele geçirilen silahları Schleswig yakınlarındaki Dörpstedt'te bulunan çiftliğindeki Wehrsportgruppe (Direniş Spor Grubu) için kullanmak istiyordu.

19 Aralık 1977'de Schulte, Wegener, Puls ve Rohwer, Almanya genelinde sağcı teröristler tarafından gerçekleştirildiği kanıtlanan ilk banka soygununu yaptılar. Rohwer'in Wehrsportgruppe (Direniş Spor Grubu) ve Bergen-Belsen anıtına ve "Nazi avcıları" olarak bilinen çift Beate ve Serge Klarsfeld'e yapılması planlanan saldırılar için 66.000 DM çaldılar.

Sıkı güvenlik önlemlerine rağmen, duruşma solcu teröristlere karşı yapılan yargılamalardan önemli ölçüde farklıydı. Basın, mahkemenin "Anlam verilemeyen hoşgörüsü" ("Stern") karşısında hayrete düşmüştü. Örneğin mahkeme, NSDAP/AO'nun ABD'deki başkanı Gerhard Lauck'un, ülkeye girişi yasak olmasına rağmen, Kühnen'in savunması için şahitlik yapmasına izin verdi.